Counter

30 Kasım 2012 Cuma

Eski havlularla işkence seremonisi

Size göre tembel bir blogger olabilirim, oradan bakınca öyle görünüyor biliyorum (savunmadayım bir dakika kesmeyin) ama kendime ayıracak beş dakikam bile olmuyor ki gün içinde, doğal olarak da yazamıyorum. Akşam Lara uyuduğunda da değil bilgisayarı açıp yazı yazmak ağzımı açıp konuşmaya mecalim kalmamış oluyor. Henüz yürümüyor dikkatinizi çekerim, emeklemiyor da üstelik uslu bir bebek ama beni yönetiyor işte yine de :) Hani doktoru sormuştu bana ne zaman işe dönüyorsunuz diye; dönmüyorum dediğimde de gülerek hadi bakalım demişti. Ben anladım onun ne demek istediğini ama sanmayın ki şikayet ediyorum. 

Aslında anlatacak bir sürü şey var hatta bu ara yine uykularımdan çalıp yarım kalan bir işimi bile bitirdim ki onu göstermeye geldim zaten. Ama önce en önemli haberi vereyim: Diş. Hem de iki tane. 

23 Kasım 2012 Cuma

"Serebral Palsi"li çocuklar için.

Yine kısa bir duyuru için ulaşıyorum size bugün ve yine Tülin abla' nın kocaman yüreğinden sesleniyorum. Sevgili Tülin abla Serebral Palsili Çocuklar Derneği gönüllülerindenmiş, tıpkı Lösev gönüllüsü olduğu gibi.

Bu yıl, geçen yıl Lösev için yaptığı organizasyonu SP li çocuklar için yapıyor. Destek vermek isterseniz adresi biliyorsunuz aslında ama burada.

Bize gelince yeni haberlerle en kısa zamanda geliyoruz inşallah :)

14 Kasım 2012 Çarşamba

114 Kadın-114 Mektup-114 Baba

Ne kadar önemlidir bir kadının hayatında baba kavramı... Eminim bir erkek için de önemlidir ancak hep söylerim baba imajı güçlü ve sağlamsa bir kadının, babası ile ilişkisi sağlıklı ise o kadının sırtı yere gelmez. Bu nedenle çok daha fazla ilgimi çekti bu kitap. 

9 Kasım 2012 Cuma

Adeta Aylık Rapor !?!

Teee 9 Ekim' den beri bir satır yazmamışım, neredeyse değil tam bir ay olmuş. Ama düğündü, bayramdı, tatildi, babaanesi, ananesi derken evden bir çıktık; çıkış o çıkış, geçen hafta sonu dönebildik sağ salim. 

Kötü bir yazı ile bırakmışım blogu, ateş filan ama geçti çok şükür. O ateşlenmenin ardından küçük bir soğuk algınlığı (üşütmüşüm kızımı, bakamamışım işte) veya arkadaşlarımın belki de beni sakinleştirmek ve anne vicdanımı söndürmek için söyledikleri gibi virütik (!) bir durum sonucu ortalama 8-10 gün öksürdük, hapşırdık, burnumuz aktı, halsiz halsiz yayıldık evde. Çoğul kullanıyorum ama gıcık olmayın Lara' nın adına konuşmuyorum biz diye, ben de aynı durumda idim; çünkü ondan da bana bulaştı ama valla o başlattı biliyorsunuz işte. Çok şükür ilaçsız ıhlamur, tarçın, limon, zencefil derken babaya bile bulaştırmadan attık evden hastalığı düştük İzmir yollarına... 

Diğer yazılardan

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...