Counter

22 Kasım 2011 Salı

Terliğin dönüşümü :)

Bir zamanlar sakin, huzurlu bir evin terlik dolabının alt raflarında, eskisi kadar ilgi görmeyen, emektar bir terlik yaşarmış. Artık kimse tercih etmiyormuş onu. Ne evin erkeği, ne de misafirleri. Ama evin kadını atmaya da kıyamıyormuş çünkü hala kullanılabilir durumda imiş.

Derken derken bir gün evin kadını M&S mağazasını gezerken çok güzel pembe bir terlik görmüş ve bilin bakalım ne olmuş :)

Emektar terlik, evde bulduğu bir iple birleşmiş ve evin kadınının ayaklarını ısıtmaya başlamış:



21 Kasım 2011 Pazartesi

Ben de denedim :))

Banu abla denemiş geçen cuma günü. Görür görmez bayıldım. O da  Fikir Vermesi Adına  adlı blogdan esinlenmiş. Bende bu halkalardan bolca var. Biliyorsunuz bir ara fular askısı yapmıştım, sonra başka bir 'şey' daha yaptım ama bir şeye benzetemediğim için kullanamadım.

Cuma günü Banu ablada görünce yine elimdeki işi bırakıp aldım elime halkayı ve meşhur kahve-mavi kalın yünü ve yaptım. Sanırım Banu abla altını da birlikte örmüş ama ben banyo sepetlerindeki sistemle ayrıca ördüm ve mutlulukla işinin başına koydum yeni ürünümü. İşe yarar bir şey yapmanın mutluluğu gibisi yok :))

İşte vestiyerdeki yeni bozuk para sepeti :)
(Fotoğraflarımın kusuruna bakmayın. Telefonla çekmek zorunda kaldım ve üzerinde oynama da yapamadım nedense olmadı. Kaydedemedim filan. İlginç...) 


19 Kasım 2011 Cumartesi

Haftasonu Kaçamağı :)

Bizim kaçamağımızdan ne olacak Allah aşkına. Karbonhidrat işte :) Öğleden sonra canım resmen karbonhidrat çekti. Yememeye çalışıyorum aslında zararlı denilen şeylerden ama dayanamadım. Kıyamam canıma ben (nasıl sevdim kendimi), tamam karbonhidrat iyi bir şey değil biliyorum ama tatlı kadar da kötü değil J


Dolayısıyla kalktım bildiğim en basit hamuru yaptım. Toplam 10 dakika hamur, 15 dakika pişme süresi, 30 dakika sonra da tüketime geçmiştik bile :) Eğer bir gün sizin de güzel canınız acilen karbonhidrat çekerse tarifi aşağıda veriyorum. 

Hepimize iyi hafta sonları J


18 Kasım 2011 Cuma

Şimdi bu da nereden çıktı ???

Israrla yarım yarım benden ilgi bekleyen başka işler dururken bunlar nereden çıktı inanın bilmiyorum. Bugün içimden bunları yapmak geldi. Sanırım diğer yarım işlerdeki kararsızlıklar yüzünden zaman kazanmaya çalışıyorum :)

Aklımda bile yoktu ama birden baktım ki çuvalı kesiyorum :) Gerçi hiç de kalmamıştı dolabımda iyi oldu. Anahtarlık, magnet, lavanta kesesi filan, hepimizin çekmecesindeki minik hediyeliklerden. Ben de başladım yapmaya, hala devam ediyorum da bunlar bitenler şimdilik... 

Terlik pazartesi, battaniye de biraz daha sonra inşallah. Herkese iyi hafta sonları...

* Fotoğraflar tıklayınca büyüyor biliyorsunuz 

11 Kasım 2011 Cuma

Büyüyünce "Battaniye" olacak :)



Malum bayram, vakit bulduğum her an elimde idi polar parçalar ve sonunda en azından biraz şekillendi ama henüz bitmedi. Sadece parçalar birleşti; daha arkasına bir kumaş (ya da polar) geçecek, kenarları biyelenecek ve parçaların üzerine de bir şeyler işlenecek veya aplike yapılacak emin değilim. 

5 Kasım 2011 Cumartesi

2 Kasım 2011 Çarşamba

Ne yapsam olmuyor :(

Bugünlerde bir yeteneksizlik, bir beceriksizlik anlamak mümkün değil. Ne yapsam beğenemiyorum. Yani idare eder tamam da güzel olmuyor. Genelde beğenirim yaptıklarımı ama Sezar' ın hakkı Sezar' a, olmayınca olmuyor işte. Ne olur alkış beklediğim için böyle konuştuğumu düşünmeyin, ama bugün niyetim yapamadıklarımı(!) paylaşmak.

Boş durmuyorum bir şeyler yapmaya çalışıyorum ama içime sinmedi diye paylaşmazlık etmiim dedim. Bunlar deneysel oldu, daha iyilerini yapacağım inşallah ama demek ki bugünlerde değil.

Bereket kuşlarından yapmak istedim iki gündür uğraş uğraş bir türlü tutturamadım kuşların şeklini, yine de en güzelini paylaştım aşağıda. Sonra bugün sabah ablam için bir poşet çay kutusu yapayım dedim o da bu kadar oldu zaten verilecek gibi değil. Bir tane daha yapıcam bu durumda, bakalım ne zaman. En iyisi yarın etamine başliim ben :)


Diğer yazılardan

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...